Kadir Gecesi, Kur’an’ın gecesi…
Kur’an-ı Kerim en güzel bu gecede okunur. Bu gece, affa layık olmasak da Allah (c.c.) affeder kullarını… Çünkü bu gece bahane gecesi… Bu gece Kelamullah’ın gecesi… Allah kelamının, alemlerin efendisi Hz. Muhammed (s.a.v.)’e vahyedilmek ve O’nun vasıtası ile bizlerle buluştuğu o kutlu gece bu gece…
Leyle-i Kadir rahmettir, berekettir. Bu geceyi kim hakkıyla ihya ederse alemlerin sultanı Efendimizin de (s.a.v.) buyurduğu gibi geçmiş bütün günahları bağışlanır.
Başı rahmet, ortası mağfiret, sonu ise cehennem azabından kurtulma müjdeleri ile hanemizi şereflendiren Şehr-ü Ramazan’ın son 10 gününün tek gecelerinden biridir Kadir Gecesi. Kur’an-ı Kerim’in levh-i mahfuzdan dünya semasına indirildiği bu mübarek geceye erebilmek, erip de hakkını verebilmek her kula nasip olmaz.
Düşünün!.. Öyle bir an ki, senede 1 defa size misafirliğe geliyor. Eğer iyi bir ev sahibi iseniz sizden razı olarak ayrılıyor. Ve sonra…
Allah-ü Teala, Sure-i Kadr’in 3. ayet-i kerimesinde bu gecenin 1000 aydan daha hayırlı olduğunu söylüyor. Yani bu geceyi ibadetle geçirenler 83 yıl ibadet etmiş gibi sevap kazanıyor.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.), Ramazan’ın son 10 günü girince, gece ibadetlerini daha artırır, itikafa girer, ehl-i beytini ve ashabını uyandırır, diğer zaman dilimlerine göre daha da hassaslaşırdı.
Hz. Aişe (r.a.) validemiz:
-Ya Rasulallah, Kadir Gecesi’ne erme şerefine nail olursam nasıl dua edeyim, diye sorar. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz (s.a.v.) kendisine şu duayı öğretir:
“ALLAHÜMME İNNEKE AFUVVUN, KERÎMUN, TUHİBBU’L-AFVE, FA’FÜ ANNÎ.
“ALLAHIM! SEN AFFEDİSİCİN, AFFETMEYİ SEVERSİN. BENİ DE AFFEYLE!.” (Tirmizi, Da’avat 89)
Kıymetli dostlar…
Gelin bu gece Kur’an-ı Kerim’e sarılalım, bu gece Rabbimiz bize hangi müjdeleri gönderdiyse o müjdeleri arayalım. Bu gece rehberimiz, reisimiz, iki cihan serveri Efendimiz’e (s.a.v.) daha da çok nispet edelim, ibadetlerimizi artıralım, Kur’an-ı Kerim tilavetini artıralım. Sadakayı, sıla-i rahimi, tebessümü artıralım… Müslüman ailesi olarak dualarda buluşalım, seccadede sabahlayalım. Gönlümüz, Allah (c.c.) aşkı, Peygamber (s.a.v.) sevgisi ile dolsun, taşsın.
Böylesine kutlu bir gecede, ölüm vakti gelmeden hatalarımızla yüzleşelim, muhasebemizi yapalım. Tevbe edelim, pişmanlık duyalım, gözyaşı dökelim.
Dilimizde Kur’an-ı Kerim, dilimizde Peygamber duası olsun. Sadece kendimiz için değil, diğer Müslüman kardeşlerimiz için de af dileyelim.
Rabbim hepimizi affa muhatap kullarından eylesin. Başta ülkemiz olmak üzere, dünyanın hangi bölgesinde olursa olsun, zorda kalan, sıkıntı çeken, bela ve musibetlerle mücadele eden tüm Müslüman kardeşlerimizin işlerini kolaylaştırsın, gecenin karanlığından aydınlık sabahlara ulaştırsın.
Elveda Ya Şehr-i Ramazan…
Gecemiz mübarek olsun. Allah (c.c.) nice Ramazan aylarına, nice Leyle-i Kadirler’e sıhhat, afiyet ve huzur içerisinde erişebilmeyi, hakkıyla idrak edebilmeyi, rızalarını kazanabilmeyi hepimize nasip etsin.
(Amin)
